Hürriyet

24 Mart 2019 Pazar

'Aklımızı Delirtmek'

(Öncelikle şunları belirtmem de fayda görüyorum; aşağıdaki yazı Türk Dil Kurumu ve Türk Dil Bilgisine ağır hakaretler içerir. Bu yüzdendir ki Cimere oraya buraya şikayet etmeye kalkmayın. Zaten eskisi gibi sürekli yazmadığım için para da kazanmıyorum rahat olun ya sokak jargonuyla, konuşarak okuyun geçin kardeşim)

Evvet ön yazıyı da yukarılara bi yerlere iliştirdikten sonra yazının anasını ağlatabilirim. Ama bunu yaparken tüm blogger dostlardan özür dilerim onlar çok dikkatli yazıyorlar bu internet dünyasın da garip.. Bugün ve önümüzdeki hafta 2 yazı yazacağım ama bugün ki amortiden çıktı. Çünkü güzel deliriyoruz biriyle. İşte yemekler geçiyor içecekler geçiyor gidiyor da biz gelip geçemiyoruz diye deliriyoruz. Dinlemiyorlar bizi. Ama var ya biz buluşabilsek asgari ücretliler bayram eder, biz bir kavuşabilsek suriyeli kadın ve çocuklar hariç 'ulan derler bu türkler bizim emanetimize bakar biz nargile içmeyi bırakalım topraklarımızı adam etmeye gidelim'
biz buluşabilsek belki de iktidar değişir :) Ama işte o kadar zor, o kadar zor ki; matematik terimleri bile dile geldi. Dedim ki O'na ' ulan dedim bizim bu halimizi gören sinüs cosinüs bile tövbe etti kavuşmaya. Dediler ki biz bile birbirlerimizin karesini alıp buluşuyoruz siz kavuşamıyorsunuz, biz bile bilmem kaç bilinmeyenli denklemler sonucu kendimize geliyoruz, sorunlarımızı çözüyoruz siz çözemiyorsunuz. Sonra sinüs kendine has o sinx2 formülüyle dedi ki şerefsiz sinüs bu dediğini unutmıycam, ' ulan dedi Allah belasını versin trigonometrinin, fonksiyonları diyo Allah kahretsin o sıra da cosinüs şaşkın napıyor bu manyak diye bakıyor, ama dedim ben kendi kendime hak etmiyor muyuz be. Sonra onlar yavaştan ayrıldı gittiler, bütün matematik hocalarına küfür ede ede gittiler etmeyin diye bağıracaktım arkalarından ama gittiler. Ama onların bu münasebetleri yüzünden gece gözlerime uyku girmedi. Ama şöyle rahatlattım kendimi; tarih dedim ne zaman hemencecik mutlu olanları, kavuşanları yazmış ki. Tarih dedim kavuşamayanları yazar dedim tabi o sırada Sevgili uyuyordu kıyamadım da uzaktan seslenmeye kaldı geçti ondan sonra. Tabi günler geçiyor, arada bir Selim de geliyor dertleşiyoruz onla da. Olm diyor mutsuzluk size harbi yakışıyor diyor dedim bi git Allahını seversen, mutsuzluk dedi iki aşığa yakışır dedi mutluluğu herkes kaldırır dedi sen boşver dedi ya sal dedi. Tabi dedi tabii tabi dedim. Gitti sonra Selim ben yalnız kaldım, düşündüm biraz kendi kendime dertleştim de ayrıca zaten dertleşmek için niye başkasına gider anlamam insanlar ulan dert senin otur kafanı dinle dmi gerizekalı. Dedim ki şurda 1 hafta sonra 25 yaşına gireceksin, ne geçti eline ne istedin de yapmadın ulaşamadın hayal edemeyeceğin şeyler yaşadın ve dahasını hayal ediyorsun, istemediğin kadar paran oldu işlettin kullandın kaybettin kazandın ( 21 martta 2500 usd bozdum, 5,48den 22 martta usd 5,80 oldu) olsun para mal mülk zaten umrunda değil ki doymuşsun madden çok olmasa da öyle şeylere doymuşsun dedim o da başını salladı. Daha ne istiyorsun dedim ulan bir an duraksadım yine ya dedim bu yaz tatil sürem istediğim gibi olursa bir kübaya da gitmek istiyorum dedim, lan gidersin sonra ne olacak dedi. Dedim biri var aslında dedim o gelse formüller dize gelir ben de sakinleşirim dedim. O gelicek olm sen karıştırma oraları erken olmasın geç olsun veya olmasın bu dünyayı napıcan dedi. Dedim ki sen ne anlarsın O sadece 3 kadın 5 kadın veya 1 kadın değil dedim. Güldü ne halin varsa gör dedi. O da gitti. Allah belanı versin git dedim, Selim yine geldi. Ooo 1 paket de sigara almış, 2 de çay getirmiş ha dedim geleceksen şöyle gel, benim aklımı böyle delirt dedim ya saçma şeylerle değil. Güldü, ulan dedi kaç haftadır antep'e gidiyorsun bi baklava getirmedin, bende söz vermiştim getirecektim ama son hafta giderim dedim getirmeden antep gitti elimizden, bunun üstüne gidiş gelişlerde okurum diye Oğuz Atay'ı alayım dedim anna karanina yeni bitmişti , 2 hafta boş gittim geldim tam aldım kitabı hop antep de gitti. Hay şansına dedi Selim, sen dedi mutlu olamazsın dedi sen sıkıcı olamazsın dedi planlarsın mutlu olmak istersin ama elinden alırlar dedi, ben de dedim ki ulan mutsuz insanları izleyeyim yada okuyayım ki şükredip mutlu olayım onu bile yapamadım :) Sonra de Selim dedi ki haftaya da seçim var dedi, ben de evet var sonra da benim doğum günüm var dedim, inşallah dedim 25e özgür bir ülkede girerim dedim. Selim, çıkardı 1 dal sigara daha yaktı sigarasını 1 fırt çekti güldü, çayını yudumladı 1 fırt daha çekti. Allah dedi herkese dedi akıl dedi.....