Hürriyet

4 Şubat 2016 Perşembe

7 Aşık ve Gotik Şehir

Arkadaşlar, merhabalar ve günaydınlar herkese. Bu hikayeyi bilen vardır illa ki. Ancak ben yazmak istedim, çünkü çok beğendiğim bir hikayedir. İlk olarak Ntv de önce söz vardı diye bir program var. Ahmet Ümit, İskender Pala var.İşte o program da Ahmet Ümit'ten dinlemiştim bir kaç ay önce ama işte tesadüf sonucu dün akşam bir kişiyle konuşmam üzerine hatırladım ve paylaşmak istedim.
Bir gece dünyanın 7 ayrı kıtasın da 7 ayrı erkek aynı rüyayı görür. Gördükleri gotik bir şehirdir, karanlık bir şato. Küçük bir meydan ve meydan da bir çeşme. Bir melek ağzından su akıyor ve orda bir de çan kulesi. Arnavut kaldırımları dar pencereler. Ama elbette biz rüyalarımızda belgesel görmeyiz. 7 ayrı erkek gotik şehri aynı görmezler. Çıplak koşan bir kadın görürler. Kadına yaklaşmak isterler. Kadın onları etkilemiştir. Hepsi bu kadın neden ilgimi çekiyor neden kendimi ondan alamıyorum derler ve bunun cevabını veremeden koşmaya başlarlar. Aralarında bir koşuşturmaca. Kadın sokakta bir yerde kaybolur. Ve 7 ayrı erkek bir anda uyanır rüyadan. Rüya o kadar güzeldir ki bitmesini istemez tekrar gözlerini kaparlar. Ama rüya geri gelmez. Tavanlar başucunda kalan kitap renksiz hayatları bayat hayatları. 7 ayrı erkek eşyalarını toplayıp yollara düşerler, aradıkları o gotik şehirdir. Arayış yıllarca sürer her yer talan edilir. Ne kadar sürer sizce? 7 yıl o kadını ve o şehri ararlar. Fakat ne o şehir ne o kadını bulurlar. 7 yıl sonra rüyayı gördükleri gece o 7 ayrı erkek hepsi bir handa bir araya gelirler. Yemekler yenmiş, şarablar içilmiş. Biri öbürüne sorar; niye geliyorsun, nereye gidiyorsun. Sorma bundan 7 yıl önce bir rüya gördüm diyince diğer erkekler hepsi bir anda gözlerini açarlar.Benim rüyam, senin rüyan, kaybolan kadın derken herkes aynı rüyayı anlatıyor ve şaşıyorlar ama diyorlar böyle bir şehir yok. Sonra aralarından biri bir dakika arkadaşlar der ve.. biz dünyayı dolaştık böyle bir şehir yok. Her evin kapısını açıp baktık yok. Biz bu kadını nerede gördük.Gotik şehirde. Gelin bu gotik şehri biz yapalım. Belki kadın gelir derler. Aşk denilen şey sevgiliye ulaşmak değildir. Ulaşmak için harcadığımız çabanın, acının toplamıdır. Sevgiliye ulaştınız seni seviyorum dediğiniz an biter. Derhal kollar sıvanır, yaşlı ağaçlar kesilir. Başlanır inşaaya ve bu çalışma da tam 7 yıl sürer. Küçük meydan vardı ya herkes orada yatıyor, uzanıyor, rüyada görülenle aynıdır. Birisi bir dakika bir eksik var der. Çan kulesinin sol tarafına kocaman bir dolunay yerleştirir. Tam dönecekken karnım acıktı der. 5 dakika sonra döner. Bir şey yok der. Çiftliğe gitmesi istenir gider ve 20 dakika sonra döner elleri yine boştur. Şehrin kapısı örülmüş der. İçlerinden birisi el kaldırır orayı ben ördüm diye. Benim rüyamda kadın o kapıdan kaçmıştı, kaçmasın diye ördüm. Asma köprü vardı oradan gitseydin denir. Orayı da örmüşler.. kim ördü? Ben ördüm der yine farklı biri kadın rüyamda ordan kaçmıştı. Gizli geçite gitseydin denir. Ama orayı da örmüşler. 7 erkek henüz olmayan kadın ve 7 kapıyı da kapatmışlar. Aşk tanrısı onları aşkı yanlış anladıkları için 700 yıl hapsetmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder